“Ama sonraki haftalarda yazmak istedin, yazmak istiyordun, çünkü anlatacak hikâyelerin vardı. Amerika’daki insanların şaşırtıcı açıklığını, annelerinin kanserle savaşmasını, gelinlerinin erken doğum yapışını nasıl hevesle anlattıklarını; gizlemeniz gereken ya da yalnızca onlara iyilik dilemeleri için aile üyelerine anlatabileceğiniz şeyleri yazmak istiyordun. İnsanların tabaklarında ne çok yemek bıraktıklarını ve birkaç doları sanki bir kurbanmış, ziyan ettikleri yemek bir adakmış gibi buruşturu ...